Aslında toplamda 75 senelik bir ara var ama Steve McCurry için bu ara 35 senelikti. Evet 35 yıl aynı filmi kullanmaktan keyif aldı onunla bütünleşti. Ve Kodak firması üretilen son KodakChrome’u Steve McCurry’ye çekmesi için verdi. McCurry’de bu şansı oldukça iyi bir şekilde değerlendirdi.

Steve McCurry, rulonun yarısını New York’ta ofisinin bulunduğu yerde, diğer yarısını da Hindistan’da çekti. Yok olmanın limitlerinde olan bir kabileyi fotoğrafladı ve Kodakchrome filmi de yok olmanın eşiğinde olmasından dolayı bu kabileye benzetiyordu. 35 yıldır bu filmi kullanan McCurry dünyaca ünlü olan Afgan kız fotoğrafını da bir kodakchrome ile çekmişti.

Kodakchrome filminin sonunu bir dönemin sonu olarak nitelendiriyor McCurry. “Çok güzel bir renk paletine sahip… şiirsel duruş, cafcaflı veya çizgi film görünüşünden uzak, ama canlı ve çektiğiniz şeyi doğru çeken bir filmdi.” Steve McCurry, dijital fotoğrafçılığın avantajları olduğunu düşünüyor. “Çektiğiniz şeyi hemen izleyebiliyorsunuz veya gece zor ışık koşullarında çekim yapabiliyorsunuz. Bu filmli makinelerde pek mümkün değildir. Ama diğer taraftan dijital fotoğrafçılık tamamen aynı değildir. Çektiğim bişeyi elimde tutabiliyorum, ona dokunabiliyorum. Ama dijitalde sadece harddiske veya kartta bulunan bir veriden ibaret. Kodakchrome ile somut bir şeye sahipsiniz.”

KodakChrome ile çektiği 800.000 fotoğrafın olduğundan söz ediyor.

 

 

Yapılan En iyi film olduğunu düşünüyor.

 

 

Lakabı “The Eye of Istanbul” olan Ara Güler’in fotoğrafı da 36 pozun içinden bir tanesi.

Ara Güler’i Turk fotoğrafçılığının baş eseri olarak görüyor.

 

 

Elliot Erwitt’te 36 poz’un bir tanesine sahip.

 

 

New York’ta harcadığı ilk yaıdan Robert De Niro’da yerini alıyor.

Bence hayatına devam ederken çektiği fotoğraflarından bir tanesi.

 

 

Son fotoğrafı da Parsons’ta bir mezarlıkta güzel bir hikayenin sonu olarak çekiyor. Hala yaşadığını anlatmak istercesine fotoğrafın içinde küçük bir ayrıntı olarak duran canlı renklere sahip çiçekler, az önce de söylediği bir sözde, doğru olanın fotoğraflandığını kanıtlarcasına orada duruyor.